The girl on the bridge = köprüdeki kız
Başlık:
The girl on the bridge = köprüdeki kız
Yayım Bilgisi:
Fransa : 1999.
Fiziksel Açıklamalar:
90 dk. ; 1999.
Genel Not:
Yönetmen : Patrice Leconte Oyuncular : Vanessa Paradis, Daniel Auteuil, Bertie Cortez, Claude Aufaure, Mireille Mossé Senaryo : Serge Frydman Yapımcı : Christian Fechner, Hervé Truffaut
Adele yaşamının akışına hiçbir şekilde egemen olamamış, sürekli olarak sevmeye ve sevilmeye hasret çekmiş bir genç kızdır. Kaba hatlarıyla anlattığı yaşamına bakılırsa bu genç kızın yaşamı sürekli kötü şanstan ve başarısız ilişkilerden oluşmuştur. Bir erkekten diğerine koşerken bir türlü dengesini bulamazken hatalardan ders almayı da bilemediğini görürüz. Bunları da şu sözlerle açıklar: ‘Daha önce yaptığım hatalardan ders almam gerekirdi. Yapamadım. Hiçbir zaman belli bir amaca hizmet edemedim. Hiçbir zaman mutlu olamadım. Gerçek mutluluğu hiçbir zaman yakalayamadım.' It's night on a Paris bridge. A girl leans over Seine River with tears in her eyes and a violent yearning to drown her sorrows. Out of nowhere someone takes an interest in her. He is Gabor, a knife thrower who needs a human target for his show. The girl, Adele, has never been lucky and nowhere else to go. So she follows him. They travel along the northern bank of the Mediterranean to perform and in the process win a big fortune through gambling. Although both of them continue a platonic relationship, the sex-starved girl attempts to sleep with handsome guys she encounters throughout the journey. Finally, Adele falls in love with a newly-wed groom and both of them elope to Greece, while Gabor is stuck in Turkey. Then Adele is dumped by the groom. Only by now both Gabor and Adele realize that luck isn't with them unless they get together again. But both of them are so broke that they can't even feed themselves, let alone getting back to Paris and reunite.
Özet:
Adele yaşamının akışına hiçbir şekilde egemen olamamış, sürekli olarak sevmeye ve sevilmeye hasret çekmiş bir genç kızdır. Kaba hatlarıyla anlattığı yaşamına bakılırsa bu genç kızın yaşamı sürekli kötü şanstan ve başarısız ilişkilerden oluşmuştur. Bir erkekten diğerine koşerken bir türlü dengesini bulamazken hatalardan ders almayı da bilemediğini görürüz. Bunları da şu sözlerle açıklar: ‘Daha önce yaptığım hatalardan ders almam gerekirdi. Yapamadım. Hiçbir zaman belli bir amaca hizmet edemedim. Hiçbir zaman mutlu olamadım. Gerçek mutluluğu hiçbir zaman yakalayamadım.' It's night on a Paris bridge. A girl leans over Seine River with tears in her eyes and a violent yearning to drown her sorrows. Out of nowhere someone takes an interest in her. He is Gabor, a knife thrower who needs a human target for his show. The girl, Adele, has never been lucky and nowhere else to go. So she follows him. They travel along the northern bank of the Mediterranean to perform and in the process win a big fortune through gambling. Although both of them continue a platonic relationship, the sex-starved girl attempts to sleep with handsome guys she encounters throughout the journey. Finally, Adele falls in love with a newly-wed groom and both of them elope to Greece, while Gabor is stuck in Turkey. Then Adele is dumped by the groom. Only by now both Gabor and Adele realize that luck isn't with them unless they get together again. But both of them are so broke that they can't even feed themselves, let alone getting back to Paris and reunite.