Varlıklara ad vermek insanlık tarihi kadar eskidir. İster dinî kaynaklara/temellere göre olsun, ister felsefi kaynaklara, akademik çalışmalara bakılsın adların ortaya çıkış süreciyle ilgili bu gerçek değişmez. Varlıkları adlandırmak insanoğlunun bir ihtiyacıdır ve toplumsal bir uzlaşı gerektiren bir durumdur. Varlıkları, onların doğru kabul edilen, üzerinde daha önce uzlaşma sağlanan adlarıyla anmak, onlardan bahsederken dinleyicinin bildiği ve anlayacağı adı kullanmak adlandırmanın gereğidir. Ancak özellikle konuşma dilinde birtakım nedenlerle bulanık dil kullanımı sonucunda kimi zaman doğru ve uygun adlandırma konuşucu tarafından yapıl(a)mayabilir.