İngiltere' nin doğu siyaseti ve Bağdat başkonsolosluğu (1875 -1879) için kapak resmi
İngiltere' nin doğu siyaseti ve Bağdat başkonsolosluğu (1875 -1879)
Başlık:
İngiltere' nin doğu siyaseti ve Bağdat başkonsolosluğu (1875 -1879)
ISBN:
9786253651695
Yayım Bilgisi:
Ankara: Gazi Kitabevi, 2023
Fiziksel Açıklamalar:
498 sayfa
Genel Not:
Basra bölgesi Britanya İmparatorluğu'nun doğu siyaseti bağlamında ticari ve stratejik olmak üzere iki noktada önem arz etmekteydi. Bu bölge, bir taraftan yerel, bölgesel ve uluslararası ticari değeri ve buradaki yaklaşık iki yüz elli küsur yıllık İngiliz ticari yatırım ve kazanımları gereği ticari ve diğer taraftan, Hindistan sömürgesinin batı yönünden gelebilecek bir tehdide karşı güvenliği noktasında stratejik bir ehemmiyete haizdi. Bu itibarla, Dicle-Fırat vadileri ve etrafında uzanan bu topraklar (bilȃd-ü ma-beyn'en nehreyn), İngilizler için hem iktisaden hem de siyaseten büyük önem arz ediyordu. Bilhassa Yedi Yıl Savaşları (1757-1763) ve sonrasında Fransızları rekabet dışı bırakmak suretiyle Hindistan'da batılı yegâne sömürge gücü haline gelen İngiltere, doğudaki bu en büyük ve hayati sömürgesini muhafaza etmek adına bölgesel ve uluslararası ölçekte bir savunma siyaseti takip etmiştir. Hatta denilebilir ki, İngiltere'nin doğu siyasetinin en temel prensibi, stratejisi ve meselesi Hindistan ve Hindistan'ın İngiliz sömürgesi olarak kalmaya devam etmesi meselesi olmuştur.
Özet:
Basra bölgesi Britanya İmparatorluğu'nun doğu siyaseti bağlamında ticari ve stratejik olmak üzere iki noktada önem arz etmekteydi. Bu bölge, bir taraftan yerel, bölgesel ve uluslararası ticari değeri ve buradaki yaklaşık iki yüz elli küsur yıllık İngiliz ticari yatırım ve kazanımları gereği ticari ve diğer taraftan, Hindistan sömürgesinin batı yönünden gelebilecek bir tehdide karşı güvenliği noktasında stratejik bir ehemmiyete haizdi. Bu itibarla, Dicle-Fırat vadileri ve etrafında uzanan bu topraklar (bilȃd-ü ma-beyn'en nehreyn), İngilizler için hem iktisaden hem de siyaseten büyük önem arz ediyordu. Bilhassa Yedi Yıl Savaşları (1757-1763) ve sonrasında Fransızları rekabet dışı bırakmak suretiyle Hindistan'da batılı yegâne sömürge gücü haline gelen İngiltere, doğudaki bu en büyük ve hayati sömürgesini muhafaza etmek adına bölgesel ve uluslararası ölçekte bir savunma siyaseti takip etmiştir. Hatta denilebilir ki, İngiltere'nin doğu siyasetinin en temel prensibi, stratejisi ve meselesi Hindistan ve Hindistan'ın İngiliz sömürgesi olarak kalmaya devam etmesi meselesi olmuştur.