İşletmeler, üretim sürecine dahil olan hammaddelerin işlenerek dönüşmesi ve değer kazanması sonucunda bu girdilerin mal ve hizmete dönüşmesini sağlayan birimlerdir. İşletme bilimi de bu birimlerin içsel ve dışsal ilişkilerini ele alan ve belirli hedeflere ne şekilde ulaşılacağını konu edinen bilim dalı olarak tanımlanabilir. Buradan hareketle işletme bilimi, iktisat başta olmak üzere hukuk, istatistik, matematik, teknoloji, sosyoloji gibi birçok bilim dalıyla ilişkilidir ve işletmelerin ali ve iktisadi tüm süreçlerini kapsamaktadır. İşletme bilimi oldukça geniş bir konu alanına sahip olmasına karşın yönetim, strateji, organizasyon gibi faktörlerin özellikle üzerinde durulması gerekmektedir. Bu kitapta ilk olarak BİÇER, organizasyonel değişim ve gelişim üzerinde durmuştur. DENİZLİ ve DÜNDAR çalışmalarında insan kaynakları geliştirme iklimi ile işe adanmışlık arasındaki ilişkide örgüte bağlılığın aracı rolünü ele almıştır. ARAS, kaos yönetiminde liderin önemi ve liderlik özelliklerini teorik olarak ortaya koymayı amaçlamıştır. TÜRK, İşletmelerin dijital dönüşüme ayak uydurabilmesi ve yönetebilmesine dair örgütsel bir yönlendirme önerisi sunmuştur. Post-modern dönemde bilgi, pozitif güç kullanımı ve birey düzeyinde liderlik ilişkisi UYMAZ tarafından incelenmiştir. ÖZDEMİR çalışmasında, yönetim, strateji ve örgüt alanında her üç bağlam için de kritik bir öneme sahip liderlik olgusunun, sıklıkla değerlendirilen pozitif yönüne karşın son zamanlarda dikkat çeken karanlık yönüne odaklanmıştır. ÖZBEZEK ve PAKSOY, liderlik etme motivasyonu anlayışını ve duygusal zekâ ve kontrol odağının liderliğe ilişkin bireysel tercihler üzerindeki etkisini daha açık bir şekilde ortaya koymuştur. FİDANBOY, son yıllarda yoğun bir şekilde gündeme gelen sanal takım yönetimi problemlerine bilimsel çözümler üretmeye çalışmıştır